Uluslararası piyasalarda durgunluk göstergeleri ve derinleşmesi endişesi ile bir süre önce ülke merkez bankalarında parasal genişleme hamlelerini görmeye başlamıştık. Benzer süreçler bizim de ziyadesiyle yaşadığımız gelişmelere kaynak olmuştur. Amerikan ve Avrupa Merkez Bankalarının tavırlarına paralel olarak Türkiye Merkez Bankasının faiz indirim hamleleri geçtiğimi günlerde de devam etti. Son faiz indirimleri yaşanırken yabancı para tarafında pozisyonlar açıklamalardan birkaç gün önce alındı diyebiliriz. Aynı dönemde Avrupa Merkez Bankasının da faiz indirimi ile birlikte Dolar/TL ve Euro/ TL paritelerinde düşüşler yaşandı. Eş zamanlı olarak Dolar/Euro tarafında da bir gerileme oldu. Haftalık seyirlerini grafiklerle görebiliriz.

Geçtiğimiz bir senelik süre zarfında faiz ve dolardaki artışlarda pozisyon alan yatırımcı tarafında artık farklı arayışlar söz konusu olmaktadır. Spekülatif hamleler dışında birikimini değerlendirmek isteyen yatırımcı artık yabancı parayı güvenli görmemektedir. Dolayısıyla mevduat tarafında kalan yatırımcı pozisyonuna devam etmekle birlikte memnun olmayan taraf altın yatırımına doğru yönlenmektedir. Bunu sadece Türkiye olarak düşünmeyelim. Uluslararası yatırım bankaların açıklamalarının da altın yönünde olduğu defaten görmekteyiz. Zaten karşılaştırma yaptığımızda senelik bazda kazanç grafiğinde de yakından görebiliyoruz. Bundan sonraki süreçte beklenti bu yönde şekillenecektir.
İşte bu noktada bankaların mevduat ile yatırımı finanse ettiği düşünüldüğünde finansman tarafında yapılması gereken farklı noktalar ortaya çıkacaktır. Piyasalarda güven oluşması ile birlikte piyasaya para akışı hızlanması yönünde beklenti vardır. Bunun yanında piyasaya yönlenmeyen yatırımcı tarafı da olacaktır. Beklenti olarak yukarıda bahsettiğim gibi altın yönünde oluşacak yatırımın yine güven unsuru ile bankalar eliyle yapılması sağlanarak oluşan birikimin yatırıma döndürülmesi sağlanmalıdır.

Kısa da olsa finansal tarafta beklenti ve eğilimleri açıklamış olduk. Benim burada altını çizmek istediğim nokta bu gelişmelerle oluşacak fırsatlar tarafındadır. Parasal genişlemenin olduğu dönemlerde ülkeler tarafında birinci odak uzun dönemli güven ortamının tesis edilmesi ve yaratılan avantajlar olmaktadır. Bu aşamayı geçtikten sonra geçmişte olduğu gibi hataları yapmamamız yönünde stratejik planlamanın, önceliklendirmenin ve organizasyonun yapılması gerekmektedir. Gerekli yapılanmayı sağladığımız takdirde oluşacak fırsatlarda herkese karşı öncelikli olma durumumuz doğacaktır.
Fırsat fırsat diye konuşurken kısaca aşağıdaki Dünya Bankası verileri ile yorumlarımı paylaşmak istiyorum. Tabloda göreceğimiz üzere ülkemizin önümüzdeki süreçte daralmadan büyüme tarafına doğru kayması yönünde bir projeksiyon vardır. Önümüzdeki sene itibariyle %3 gibi bir büyüme projeksiyonu ortalamayı düşündüğümüzde önemli bir fırsat olarak karşımıza çıkmaktadır. Tabloda büyüme eğiliminin olduğu pazarlar ve gelişmeleri değerlendirdiğimizde, az öncede dediğim gibi ulusal ve uluslararası stratejik planın detaylı ve ivediyetle yapılması gerekmekte ve bir aksiyon planının oluşturulması gerekmektedir. Böylece büyümede finansal akışın yönü ve sektörlerin işleyişi uzun dönemli planlanacaktır. Yapılacak planlama temelleri sağlam olduğu takdirde ülkemizde yaşanan kırılganlıklarda azalacak ve ortadan kalkacaktır. Burada rakiplerimiz Çin ,Polonya, Hindistan oldukça büyük ekonomiler olması ile birlikte, bundan sonraki süreçte bizim için hem rakip hem de Pazar olmaya aday Afrika ülkeleri ortaya çıkmaktadır. Uluslararası vizyon ile finansal ve sektörel yatırım planlaması ile gelişmelerin fırsata çevrilebileceğine yürekten inanıyorum.


Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
İlgili
Yusuf ŞEHİTOĞLU tarafından yayımlandı
1981 yılı İnegöl doğumluyum. Bilgi Üniversitesi İşletme Yönetimi Yüksek Lisansımı (MBA) gerçekleştirdim. Yüksek Linsans Yönetim, finans, Pazarlama ve Satış, Strateji ve İş geliştirme alanlarını kapsamaktadır. Uludağ Üniversitesi İktisat Bölümü mezunuyum. İlkokulu Gazipaşa ilk okulunda , sonrasında ise Turgutalp Anadolu Lisesinde okudum. Evli 2 çocuk babasıyım. İngilizce ve Almanca biliyorum.
Çocuk yaşlardan beri ticaretin içindeyim. Ailem 1948 yılında Yunanistan’dan önce İstanbul’a sonrasında ise maddi imkansızlıklardan ötürü İnegöl’e yerleşmiş , babam 60’lı yıllarda hayalindeki tavukçuluk işi ile ticaret hayatına atılmış. Sonrasında inşaat, ilaç, yem ve hayvancılık gibi alanlarda faaliyetlerini gösterirken benim de çalışmama gibi bir şansım olmadı. Simit, leblebi tozu, kırık yumurta satışı da ziyadesi ile yaptım Ayrıca İnşaatlarda kalıplardan çıkarılan çiviler tekrar toplanıp düzeltilip sağlam kalanları kullanılırdı. O iş de belirli bir ücret karşılığı benden sorulurdu
Sonrasında Üniversite dönemimde de çalıştım. Yaklaşık 3 yıl kadar AIESEC isminde bir derneğin Yönetim Kurulu üyeliğini yaptım . 200’e yakın ülkede faaliyetlerini sürdüren, mesai saatleriyle Uluslararası bir şirket gibi çalışan ve Hollanda Merkezinden şubelerine kadar herkesin öğrenci olduğu bir dernek. Ancak Türkiye ve Dünya’daki bir çok uluslararası ve ulusal şirketin partner olduğu bir dernek. Hem öğrencilerin yabancı ülkelerde iş tecrübesi kazanmasını sağlıyor hem de bulunduğu ülkedeki şehirlerde yer alan şubelerinde şirketlerle, derneklerle, Ticaret odalarıyla projeler gerçekleştiriyor. Bu sayede Bursa Sanayisindeki birçok kurum ve İstanbul’da birçok kurum ile işbirliğinde bulunma ve çalışma fırsatını yakaladım. BTSO, BUSİAD, TUSİAD, MÜSİAD, GESİAD, KALDER ve bunun gibi birçok kurum. Bu dönemlerde de ticari faaliyetlerim oldu.
AIESEC sonrasında Ekonomistler topluluğu ve ARI grubunda çalışmalarda bulundum. Aynı zamanda uluslararası ticaret alanında uzmanlığımı aldım. Akabinde bir dönemim Almanya’da hem eğitim hem de ticari çalışmalarla geçti. Sonrasında bir dönem Malta’da iş İngilizcesi uzmanlığım için bulundum ve sonrasında askere gittim.
2006 yılında askerlik dönüşünde çantamı aldım ve Çin’e mal getirmek için gittim. Döndüğümde Çin’den mal getirmeye başladım. Türkiye’deki birçok zincir markete, TV Satış kanallarına ve toptancılara ithalatını yaptığım ürünlerin satışını yapmaya başladım. Aynı zamanda uluslararası emtia piyasalarında da faaliyetlerim oldu. Demir, Şeker gibi…
Bugün inşaat , uluslararası ticaret , eğitim, danışmanlık ve takı alanlarında faaliyetlerimiz var.
İnşallah farklı sektörlerde de girişimlerimiz olacak.
İnşaat sektöründe konut ve işyeri projelerimizle yenilikçi, tüketici ihtiyaçlarına uyumlu ve ihtiyaçlarının farkındalığını sağlayan projeler gerçekleştiriyoruz. Uzun yıllara dayanan tecrübemiz ile müşterilerimize hizmet vermeye devam ediyoruz. Planlamamız ile birlikte inşaat hem inşaat alanında hem inşaat teknolojileri anlamında şehir dışında projeler gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.
Eğitim ve danışmanlık alanların Learn ‘N Play markamızda çocuk gelişim merkezimizin faaliyetine başladık. Çocuk gelişim uzmanlarımızda iç sistemlerimizin oluşturduk. Önümüzdeki süreçte Franchise yoluyla zincirleştirmek istiyorum. Gelişim merkezimizde aynı zamanda yurtdışından ithal eğitici ve geliştirici oyuncak satışları yapılmaktadır. Aynı zamanda aile ve kişisel danışmanlık alanında faaliyetini sürdürmektedir. Bununla beraber Luzz Accessories markamızla yurtdışından getirdiğimiz takılarımızın satışını yapmaktayız. Bu alandaki çalışmamız daha çok online iş modeli olarak geliştirdiğimiz bir faaliyet alanımızdır.
İş hayatımız ile birlikte sivil toplum kuruluşlarındaki faaliyetlerim de devam etmektedir. Yaklaşık 18 senedir dernekçiliğin içerisindeyim. Bahsettiğim gibi AIESEC ile 19 yaşımda dernekçilik faaliyetim başladı. Aslında o biraz profesyönel çalışma alanıydı. Çünkü 19 yaşında ekibimizde 80-100 kişi çalışıyordu. Raporlama sistemlerinden bilançolarına, muhasebe proglamı Logo kullanımından projelendirmeye top yekün profesyonel bir çalışma alanıydı. AIESEC sonrasında ekonomistler topluluğu ve ARI grubunda dernekçilik faaliyetlerim sürdü. İnegöl’de dönüşümle birlikte Genç Müsiad’da 2 sene kadar görev yaptım. Sonrasında İnegöl Genç İşadamları Derneğinde 8 sene kadar faaliyetim oldu. 4 sene de Bursa Ticaret Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu İcra Kurulunda görevim yaptım. 5 sene kadar da İnegöl Ticaret Sanayi Odası Meclis Üyeliğinde bulundum.
Tüm gönderileri Yusuf ŞEHİTOĞLU ile görüntüle