Uzun zamandır bizlerin üretim ve Dünya ticaretine entegrasyonu ile ilgili de yazıyorum. İletişimin kolaylaştığı, sınırların büyük ölçüde kalktığı ve hizmet anlamında dijitalleşme ile birlikte genişlediği bir Dünya’da yaşıyoruz. Tüm bu gelişmelerle birlikte artık büyük küçük tüm işletmelerimizin de Dünya’ya açık bir yüzünün olması gerekmektedir. Bir pazarlama stratejisi ile birlikte iletişim yöntemlerini kullanarak şirketlerimiz oldukça kolay bir şekilde kendilerini Dünya arenasında bulabilirler. Bugün pazaryeri modeli ile işleyen bazı internet alışveriş sitelerinin yanında tek bir ürün satan işletmelerimizin de kolaylıkla ilerleyebileceği bir süreçtir diyebilirim. Nasıl mı?
Önümüzdeki günlerde İnegöl’de programını da yapacağımız ve 6 Şubat 2018 yılında Resmi Gazete uygulama şekli de açıklanan E-İhracat modeliyle. Aslında ana başlık olarak ihracat olarak değerlendirdiğimiz bu kavram Dünya ticaretinde süreçlerin daha hızlı işlemesine yönelik alınan kararların bir sonucudur. Kısaca özetleyeceğimiz şekli ve klasik ticaretten farkı ile yazımın devamında bulabilirsiniz. Ülkemizin Dünya ticaretinde daha aktif olması, bölgesel gelişme ve finansal kırılganlığın aşılması için bu alanlarda ivedi bir şekilde organize olmalıyız.
E-İhracat Nedir?Online satış kanalları aracılığıyla yurt dışındaki bireysel müşterilere yaptığınız satışlara E-İhracat denir. Teknoloji ve dijital kanalların sağladığı avantajlardan biri olan E-Ticaret yöntemi; ticaret konusunda sınırların kalkmasına, dünyanın bir ucundaki insanların, dünyanın diğer ucunda satışta olan ürünleri inceleyerek sipariş verebilmesine olanak sağlamaya başladı. Geleneksel olarak, toptan mal getirme ve fiziksel mağazada satışa sunma adımlarından ibaret olan geleneksel ticaretin yerine, tüccarlar gelirlerinin büyük bir kısmını online siparişler ile sağlamaya başladı.
Biz de ülkemizde üretilen ürünleri E-Ticaret ve E-İhracat ile yurtdışına satarak ihracat rakamlarımızı daha üst seviyelere çekebiliriz ve cari açığımızın kapanmasına katkı sağlayabiliriz.
Mikro İhracat Nedir?Mikro ihracat satış e-İhracat sürecinin önemli kavramlarından birisidir. Yurt dışına yaptığınız satışlar KDV’siz olarak 7.500 Euro’yu ve 150 kilogramı aşmıyorsa, bu satış mikro ihracat kategorisine girer.
E-Ticaret Gümrük Beyanı Nedir?Mikro ihracat kategorisine giren E-İhracat satışlarınızı yurtdışına yalnızca E-Ticaret Gümrük Beyanı (ETGB) ile çıkartabilirsiniz. ETGB gümrük araya müşavirleri girmeden dijital olarak düzenlenir. Bu beyan devletimizin ihracatı artırmak için sunduğu bir avantajdır.
E-İhracatın fırsat ve avantajları nelerdir?İşletmeden bireysel müşteriye satış yapılan e-ihracat siparişlerinde uygulanan gümrük vergisi muafiyetleri vardır. Bunları şöyle listeleyebiliriz:
Avrupa Birliği Ülkeleri: 22 Euro’nun altındaki siparişlerde gümrük vergisi ve KDV alınmaz.
Rusya, Belarus, Kazakistan: 1.000 Euro’nun altındaki siparişlerde gümrük vergisi ve KDV alınmaz.
Azerbaycan: 550 Euro’nun altındaki siparişlerde gümrük vergisi ve KDV alınmaz.
Ukrayna: 150 Euro’nun altındaki siparişlerde gümrük vergisi ve KDV alınmaz.
ABD, Avustralya: 800 Euro’nun altındaki siparişlerde gümrük vergisi ve KDV alınmaz.
Körfez işbirliği ülkeleri: 270 Euro’nun altındaki siparişlerde gümrük vergisi ve KDV alınmaz.
Müşterilerinize KDV’siz fatura kesip ihracatta sağlanan KDV iadesinden yararlanabilir, özel bankalar ve devletin verdiği özel ihracatçı kredilerinden ya da ihracatçı teşviklerinden faydalanabilirsiniz.

Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
İlgili
Yusuf ŞEHİTOĞLU tarafından yayımlandı
1981 yılı İnegöl doğumluyum. Bilgi Üniversitesi İşletme Yönetimi Yüksek Lisansımı (MBA) gerçekleştirdim. Yüksek Linsans Yönetim, finans, Pazarlama ve Satış, Strateji ve İş geliştirme alanlarını kapsamaktadır. Uludağ Üniversitesi İktisat Bölümü mezunuyum. İlkokulu Gazipaşa ilk okulunda , sonrasında ise Turgutalp Anadolu Lisesinde okudum. Evli 2 çocuk babasıyım. İngilizce ve Almanca biliyorum.
Çocuk yaşlardan beri ticaretin içindeyim. Ailem 1948 yılında Yunanistan’dan önce İstanbul’a sonrasında ise maddi imkansızlıklardan ötürü İnegöl’e yerleşmiş , babam 60’lı yıllarda hayalindeki tavukçuluk işi ile ticaret hayatına atılmış. Sonrasında inşaat, ilaç, yem ve hayvancılık gibi alanlarda faaliyetlerini gösterirken benim de çalışmama gibi bir şansım olmadı. Simit, leblebi tozu, kırık yumurta satışı da ziyadesi ile yaptım Ayrıca İnşaatlarda kalıplardan çıkarılan çiviler tekrar toplanıp düzeltilip sağlam kalanları kullanılırdı. O iş de belirli bir ücret karşılığı benden sorulurdu
Sonrasında Üniversite dönemimde de çalıştım. Yaklaşık 3 yıl kadar AIESEC isminde bir derneğin Yönetim Kurulu üyeliğini yaptım . 200’e yakın ülkede faaliyetlerini sürdüren, mesai saatleriyle Uluslararası bir şirket gibi çalışan ve Hollanda Merkezinden şubelerine kadar herkesin öğrenci olduğu bir dernek. Ancak Türkiye ve Dünya’daki bir çok uluslararası ve ulusal şirketin partner olduğu bir dernek. Hem öğrencilerin yabancı ülkelerde iş tecrübesi kazanmasını sağlıyor hem de bulunduğu ülkedeki şehirlerde yer alan şubelerinde şirketlerle, derneklerle, Ticaret odalarıyla projeler gerçekleştiriyor. Bu sayede Bursa Sanayisindeki birçok kurum ve İstanbul’da birçok kurum ile işbirliğinde bulunma ve çalışma fırsatını yakaladım. BTSO, BUSİAD, TUSİAD, MÜSİAD, GESİAD, KALDER ve bunun gibi birçok kurum. Bu dönemlerde de ticari faaliyetlerim oldu.
AIESEC sonrasında Ekonomistler topluluğu ve ARI grubunda çalışmalarda bulundum. Aynı zamanda uluslararası ticaret alanında uzmanlığımı aldım. Akabinde bir dönemim Almanya’da hem eğitim hem de ticari çalışmalarla geçti. Sonrasında bir dönem Malta’da iş İngilizcesi uzmanlığım için bulundum ve sonrasında askere gittim.
2006 yılında askerlik dönüşünde çantamı aldım ve Çin’e mal getirmek için gittim. Döndüğümde Çin’den mal getirmeye başladım. Türkiye’deki birçok zincir markete, TV Satış kanallarına ve toptancılara ithalatını yaptığım ürünlerin satışını yapmaya başladım. Aynı zamanda uluslararası emtia piyasalarında da faaliyetlerim oldu. Demir, Şeker gibi…
Bugün inşaat , uluslararası ticaret , eğitim, danışmanlık ve takı alanlarında faaliyetlerimiz var.
İnşallah farklı sektörlerde de girişimlerimiz olacak.
İnşaat sektöründe konut ve işyeri projelerimizle yenilikçi, tüketici ihtiyaçlarına uyumlu ve ihtiyaçlarının farkındalığını sağlayan projeler gerçekleştiriyoruz. Uzun yıllara dayanan tecrübemiz ile müşterilerimize hizmet vermeye devam ediyoruz. Planlamamız ile birlikte inşaat hem inşaat alanında hem inşaat teknolojileri anlamında şehir dışında projeler gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.
Eğitim ve danışmanlık alanların Learn ‘N Play markamızda çocuk gelişim merkezimizin faaliyetine başladık. Çocuk gelişim uzmanlarımızda iç sistemlerimizin oluşturduk. Önümüzdeki süreçte Franchise yoluyla zincirleştirmek istiyorum. Gelişim merkezimizde aynı zamanda yurtdışından ithal eğitici ve geliştirici oyuncak satışları yapılmaktadır. Aynı zamanda aile ve kişisel danışmanlık alanında faaliyetini sürdürmektedir. Bununla beraber Luzz Accessories markamızla yurtdışından getirdiğimiz takılarımızın satışını yapmaktayız. Bu alandaki çalışmamız daha çok online iş modeli olarak geliştirdiğimiz bir faaliyet alanımızdır.
İş hayatımız ile birlikte sivil toplum kuruluşlarındaki faaliyetlerim de devam etmektedir. Yaklaşık 18 senedir dernekçiliğin içerisindeyim. Bahsettiğim gibi AIESEC ile 19 yaşımda dernekçilik faaliyetim başladı. Aslında o biraz profesyönel çalışma alanıydı. Çünkü 19 yaşında ekibimizde 80-100 kişi çalışıyordu. Raporlama sistemlerinden bilançolarına, muhasebe proglamı Logo kullanımından projelendirmeye top yekün profesyonel bir çalışma alanıydı. AIESEC sonrasında ekonomistler topluluğu ve ARI grubunda dernekçilik faaliyetlerim sürdü. İnegöl’de dönüşümle birlikte Genç Müsiad’da 2 sene kadar görev yaptım. Sonrasında İnegöl Genç İşadamları Derneğinde 8 sene kadar faaliyetim oldu. 4 sene de Bursa Ticaret Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu İcra Kurulunda görevim yaptım. 5 sene kadar da İnegöl Ticaret Sanayi Odası Meclis Üyeliğinde bulundum.
Tüm gönderileri Yusuf ŞEHİTOĞLU ile görüntüle