Türkiye’nin lokomotif sektörü inşaat sektörü 2018 yılını daralma ve sıkıntılarla geçirdi. Hızlı gerçekleşen dolar bazındaki develüasyon inşaat malzemesi tarafına etki ederken, finansal anlamda tüketiciye ve yatırımcılara kaynak sağlayan finans sektörüne direk etki etti. Bu etki özellikle orta gelir sarmalında olan ülkemize etkisi % 80 civarında bir daralmayla oldu. Aynı zamanda yurtdışı müteahhitlik tarafında yurtdışı bankaların Türkiye Bankalarının teminat mektuplarını kabul etmemeye başlaması da uluslararası anlamda sektörün önünü tıkamaktadır.
Bu çerçevede devlet bankalarının önderliğinde bir dizi kampanya çalışmaları yapılmıştır. En son yapılan kampanyada %0.98/ay ile konut kredilerinde faiz lansmanı yapılmıştır. Lansmanda sadece tüketici tarafının katlanacağı faiz belirtilirken aslında toplam faiz oranı %1.78/ay ‘dir. Sektör gerçeklerini göz önüne aldığımızda inşaat sektöründe müteahhit firmaların bu orana katlanması mümkün olmayacaktır. Bu uygulamaya hayata geçtiğinde mutlaka fiyatlara yansıyacak ve sektörün hareketinin önüne geçecektir.
Diğer taraftan yaşanan zamlar dolayısıyla inşaat malzeme tarafında sıkıntı yaşayan inşaat sektörü en son Çimentocuların %40’lık zam açıklamasıyla şok yaşamaktadır. Enflasyonla mücadelenin olduğu bu dönemde bu zamlar ülkenin lokomotif sektörünün toparlanmasının önünde engel olacaktır. Bu hususta acil önlem alınması gerektiğini düşünüyorum.
Tüm bunlara ilave olarak sektörde mevzuat ve işleyişi düzenlemek için yönetmelik ve kanunen düzenlemeler yapılmaktadır. İnşaat sektörünün işleyişini düzenlemeye yönelik yapılacak mevzuat düzenlemelerini son derece doğru buluyorum. Ancak bu düzenlemeler yapılırken sektörün tüm alt yapısının hazırlığını yapmak gerekmektedir. 29 Aralık 2018’de resmi gazetede yer alan Yapı Denetim Kanunu değişikliğini inceledim. Burada denetim firmalarının kontrol ve işleyişi çerçevelenmektedir. Fakat bazı atlanan huşuların olduğu kanaatindeyim. Bunlardan bir tanesi il sınırları içerisinde hizmet verecek firmaların bir havuz içerisinden otomatik olarak atanmasıdır. Bu düzenleme hem uygulama tarafında hem de fiyatlar tarafında sektöre olumsuz yansıyacaktır. Buna ek olarak yapı denetim firmasında kontrol yapacak personelin niteliğine yönelik alınan kararda, personelin imza atacağı metrekareler tabloda yer almaktadır. Sektörle direk ilgisi olan inşaat mühendisi ve mimarların imza atacağı metrekarenin düşük olması uygulama açısından açıkçası soru işareti oluşturmaktadır. Tabloda da yer alan metrekare uygulamalarının tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
İnşaat mühendisi ve mimar
30.000 m²
Makine mühendisi
60.000 m²
Elektrik mühendisi
120.000 m²
Teknik Öğretmen (İnşaat, Makine, Elektrik)
13.500 m2
Tekniker (İnşaat, Makine, Elektrik, Yapı Denetimi)
8.500 m2
Teknisyen (İnşaat, Makine, Elektrik)
3.500 m2
Son olarak yeni yıl ile ilgili uygulanmaya başlanacak deprem yönetmeliğinde zemin etüdünden kullanılacak programa kadar gözden geçirilmesi gereken noktalar vardır. Burada altını çizmek istediğim konu alınacak kararların tüm ülke gerçekleri göz ününe alınarak alınması gerektiğidir. Örneğin otopark yönetmeliği kesinlikte önemli bir uygulamadır. Ancak orada ayrık nizam ve bitişik nizam şehirlerin içerisinde bulunduğu durumlar göz ününde bulundurulmalıdır. Aksi takdirde sektörü düzenlememiz ve büyütmemiz çok zor olacaktır. Unutmamalıyız ki gelişmiş olan ülkeler seviyesine yetişebilmemiz için KOBİ niteliği taşıyan firmaların güçlü olması gerekmektedir. Nihayetinde bir imalat sektörü olan inşaat sektöründe de KOBİ niteliği taşıyan firmaların çok olması ve güçlü olması gerekmektedir. KOBİ’lerin güçlü olması hem istihdamı hem de gelir dağılımını tabana yayacaktır.
Sonuç olarak ülkemizde yapılacak tüm düzenlemeler yapılmadan önce gerek gerçeklikleri de göz önünde bulundurmak ve hepsini kapsayacak şekilde yapılması gerekliliğine inanıyorum. Ülke olarak çok çalışmamız, bilinçli çalışmamız ve değer yaratmamız gerekiyor. Herkese iyi haftalar diliyorum.
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
İlgili
Yusuf ŞEHİTOĞLU tarafından yayımlandı
1981 yılı İnegöl doğumluyum. Bilgi Üniversitesi İşletme Yönetimi Yüksek Lisansımı (MBA) gerçekleştirdim. Yüksek Linsans Yönetim, finans, Pazarlama ve Satış, Strateji ve İş geliştirme alanlarını kapsamaktadır. Uludağ Üniversitesi İktisat Bölümü mezunuyum. İlkokulu Gazipaşa ilk okulunda , sonrasında ise Turgutalp Anadolu Lisesinde okudum. Evli 2 çocuk babasıyım. İngilizce ve Almanca biliyorum.
Çocuk yaşlardan beri ticaretin içindeyim. Ailem 1948 yılında Yunanistan’dan önce İstanbul’a sonrasında ise maddi imkansızlıklardan ötürü İnegöl’e yerleşmiş , babam 60’lı yıllarda hayalindeki tavukçuluk işi ile ticaret hayatına atılmış. Sonrasında inşaat, ilaç, yem ve hayvancılık gibi alanlarda faaliyetlerini gösterirken benim de çalışmama gibi bir şansım olmadı. Simit, leblebi tozu, kırık yumurta satışı da ziyadesi ile yaptım Ayrıca İnşaatlarda kalıplardan çıkarılan çiviler tekrar toplanıp düzeltilip sağlam kalanları kullanılırdı. O iş de belirli bir ücret karşılığı benden sorulurdu
Sonrasında Üniversite dönemimde de çalıştım. Yaklaşık 3 yıl kadar AIESEC isminde bir derneğin Yönetim Kurulu üyeliğini yaptım . 200’e yakın ülkede faaliyetlerini sürdüren, mesai saatleriyle Uluslararası bir şirket gibi çalışan ve Hollanda Merkezinden şubelerine kadar herkesin öğrenci olduğu bir dernek. Ancak Türkiye ve Dünya’daki bir çok uluslararası ve ulusal şirketin partner olduğu bir dernek. Hem öğrencilerin yabancı ülkelerde iş tecrübesi kazanmasını sağlıyor hem de bulunduğu ülkedeki şehirlerde yer alan şubelerinde şirketlerle, derneklerle, Ticaret odalarıyla projeler gerçekleştiriyor. Bu sayede Bursa Sanayisindeki birçok kurum ve İstanbul’da birçok kurum ile işbirliğinde bulunma ve çalışma fırsatını yakaladım. BTSO, BUSİAD, TUSİAD, MÜSİAD, GESİAD, KALDER ve bunun gibi birçok kurum. Bu dönemlerde de ticari faaliyetlerim oldu.
AIESEC sonrasında Ekonomistler topluluğu ve ARI grubunda çalışmalarda bulundum. Aynı zamanda uluslararası ticaret alanında uzmanlığımı aldım. Akabinde bir dönemim Almanya’da hem eğitim hem de ticari çalışmalarla geçti. Sonrasında bir dönem Malta’da iş İngilizcesi uzmanlığım için bulundum ve sonrasında askere gittim.
2006 yılında askerlik dönüşünde çantamı aldım ve Çin’e mal getirmek için gittim. Döndüğümde Çin’den mal getirmeye başladım. Türkiye’deki birçok zincir markete, TV Satış kanallarına ve toptancılara ithalatını yaptığım ürünlerin satışını yapmaya başladım. Aynı zamanda uluslararası emtia piyasalarında da faaliyetlerim oldu. Demir, Şeker gibi…
Bugün inşaat , uluslararası ticaret , eğitim, danışmanlık ve takı alanlarında faaliyetlerimiz var.
İnşallah farklı sektörlerde de girişimlerimiz olacak.
İnşaat sektöründe konut ve işyeri projelerimizle yenilikçi, tüketici ihtiyaçlarına uyumlu ve ihtiyaçlarının farkındalığını sağlayan projeler gerçekleştiriyoruz. Uzun yıllara dayanan tecrübemiz ile müşterilerimize hizmet vermeye devam ediyoruz. Planlamamız ile birlikte inşaat hem inşaat alanında hem inşaat teknolojileri anlamında şehir dışında projeler gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.
Eğitim ve danışmanlık alanların Learn ‘N Play markamızda çocuk gelişim merkezimizin faaliyetine başladık. Çocuk gelişim uzmanlarımızda iç sistemlerimizin oluşturduk. Önümüzdeki süreçte Franchise yoluyla zincirleştirmek istiyorum. Gelişim merkezimizde aynı zamanda yurtdışından ithal eğitici ve geliştirici oyuncak satışları yapılmaktadır. Aynı zamanda aile ve kişisel danışmanlık alanında faaliyetini sürdürmektedir. Bununla beraber Luzz Accessories markamızla yurtdışından getirdiğimiz takılarımızın satışını yapmaktayız. Bu alandaki çalışmamız daha çok online iş modeli olarak geliştirdiğimiz bir faaliyet alanımızdır.
İş hayatımız ile birlikte sivil toplum kuruluşlarındaki faaliyetlerim de devam etmektedir. Yaklaşık 18 senedir dernekçiliğin içerisindeyim. Bahsettiğim gibi AIESEC ile 19 yaşımda dernekçilik faaliyetim başladı. Aslında o biraz profesyönel çalışma alanıydı. Çünkü 19 yaşında ekibimizde 80-100 kişi çalışıyordu. Raporlama sistemlerinden bilançolarına, muhasebe proglamı Logo kullanımından projelendirmeye top yekün profesyonel bir çalışma alanıydı. AIESEC sonrasında ekonomistler topluluğu ve ARI grubunda dernekçilik faaliyetlerim sürdü. İnegöl’de dönüşümle birlikte Genç Müsiad’da 2 sene kadar görev yaptım. Sonrasında İnegöl Genç İşadamları Derneğinde 8 sene kadar faaliyetim oldu. 4 sene de Bursa Ticaret Sanayi Odası Genç Girişimciler Kurulu İcra Kurulunda görevim yaptım. 5 sene kadar da İnegöl Ticaret Sanayi Odası Meclis Üyeliğinde bulundum.
Tüm gönderileri Yusuf ŞEHİTOĞLU ile görüntüle